24 Ekim 2012 Çarşamba

Polisevi'nde bayram sessizliği

Tatil edilmiş arife gününe çok geç uyandım. Kalp Damarcının kahvaltı davetine gecikecektim. Hemen bir duş alıp çıktım. Ufukta dolmuş görmediğim için hemen yürümeye koyuldum. Dolmuşun da geçmeyeceği tuttu. Tanıdık bir araba geçse de beni hastaneye bıraksa diye diye yürürken bir araba durdu yanımda.

Kardiyolog, Koru Otelde kahvaltıdan dönüyormuş, beni hastaneye bıraktı. Hastaneden Enfeksiyoncuyu alıp Kalp Damarcının evine geçtik. Eşi ve tatlı kızıyla bizi kapıda karşıladı. Eşi bizim için çok güzel şeyler hazırlamıştı. Yöresel lezzetler harikaydı. Uzun zaman sonra ev ortamında bir kahvaltı etmiş olmak çok güzel geldi.


Biraz oturup baya bir lafladıktan sonra yürüyüş olsun diye PTT kargoya kadar gittik, orada ayak üstü bir hasta muayene ettim, Salı günü hastanede görüşmek üzere sözleştik. Yürüyerek gittiğimiz kestirme yollar ve patikalardan geri döndük. Baya bir tırmanmış olduk. Nefes nefese Migros'a girip ufak tefek şeyler alıp odaya döndüm.

Oda arkadaşım bayram sonuna kadar kalacağı memleketine gitmek üzere çıkıyordu. Bayramlaşıp yolcu ettim.

Odada karnımı doyurduktan sonra önce "The Amazing Spider-Man" filmini izledim. Film bitince yemek salonuna indim. Işıklar bile kapalıydı. Çalışanların çoğu Polisevini terk etmiş. Resepsiyona "Yemek var mı?" diye sorunca benim için ışıkları açıp yemek pişirdiler.

Polisevi yemek salonu

Yemekten sonra odaya dönüp Woody Allen'ın son filmi "To Rome with Love" filmini izledim. Ertesi gün yapacağım sürpriz planın hazırlıklarını bitirince uyudum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder